26 Mart 2009 Perşembe

ADALAR POSTASI-2252: heybeliada'daki mekteb-i bahriye-i sahane'de icra edilen merasim...

ADALAR POSTASI
26 Mart 2009


Heybeliada, 6 Mart 1327

http://urun.gittigidiyor.com/HALKI-HEYBELIADA-FOTOKART-6-MART-1327_W0QQidZZ16535887


* * *
ADALAR'da TARIHTE O GUN:

15 Kasim 1892 Sali gunlu Heybeliada'daki Mekteb-i Bahriye-i Sahane'de icra edilen merasim ve menkibe-i veladet (mevlid) okundugu...


* * *
ADALAR'da BU GUN:


Buyukada, 20/03/2009 14:03

* * *
http://dmi.gov.tr/tahmin/il-ve-ilceler.aspx?m=BUYUKADA uyarinca
26 Mart 2009 Persembe gunu Buyukada'da HAVA DURUMU:
sagnak yagisli
4/9ºC
% 56-86 nem
GB 42km/sa

* * *

Cicely Mary Barker, The Colt's Foot Fairies.

* * *
1- Tayfur Pamukcu: "Heybeliada sakinlerinden Aktar Arhimidis Sumbuloglu..."

2- Engin Damci: "Esas simdi dusunme zamani!... Bu kerre Adalar'in hayatina toptan 'gecirmeyi' vaad ediyor!..."

3- Baki Nedim Baltaci: "Sayin Farsakoglu'nun 'secim bildirgemiz' baslikli brosurun icindeki 'Kasik Adasi' bolumune aklim takildi. Bir aciklama getirirse seviniriz..."

4- Kasikadasi'nda neler oluyor?

5- Hamdi Cakir: "Uyanin be Ada elden geliyor..."

6- Ali Senalp: "Sevim Cavdarli Tosun oylari birlestiriyor..."

ADALAR POSTASI'nin 2252. sayisinda...

)O(

..........................................................1
From: Aydiner Candan
Subject: ARHİMİDİS SÜMBÜLOĞLU
Date: March 23, 2009 5:54:10 PM EET
To: adalar.postasi@gmail.com


AKTAR
ARHIMIDIS SUMBULOGLU

Eger yanilmiyorsam soyadi buydu. Cocuklugumda, kilisenin karsi sirasindaki aktar dukkaninin sahibiydi. Heybeliada sakinleri arasinda kendisinin ve dukkaninin saygideger bir ismi vardi. Eczane ilaclarindan fayda gorememis veya hafif rahatsizliklarindan dolayi bitkisel ilac kullanmak isteyen insanlar, solugu aktar dukkaninda alirlardi. Musyu Arsimidis onlari dikkatle dinler, hic konusmaz, derhal bir kimyager havasina girer, raflarda siralanmis, uzerlerinde iclerinde ne oldugu yazili etiketleri yapisik olan oval seklindeki karton kutulari secerek indirir, iclerinden kurutulmus bitkileri tutam hesabiyla alir ve ilaci hazirlardi. Ilaci, onceden hazirlamis oldugu eski Apoyevmatini veya Embros gazetelerinin kagitlarindan mamul keci kulagi zarflarina koyar ve ilacin nasil kullanilacagini tarif ederdi. Musyu Arsimidis, kisa boylu, dazlak, kalin kasli, kaba suratli, iri burunlu, kalin sesli karikatur tipli yasli bir insandi. Dukkaninda kisin calisirken, yelekli takim elbisesinin uzerine, yerlere kadar uzanan kalin paltosunu giyer, kasketini takar, yarim parmak yun eldivenlerini ellerinden hic eksik etmezdi. Dukkanin ici dusuk guclu tek bir akkor ampulle aydinlanir, bu isik altinda koyu sari renkli badana duvarlarda yer yer rutubet lekeleri gozukur, yerdeki sap dosemede oyuklar goze carpardi. Iceriye girildiginde, kurutulmus bitki ve cicek kokulari, seker kokulariyla karisarak insanin basini dondururdu. Tezgah raflarinda ayrica, gomlek yakalari icin balina, cesitli renklerde kumas boyalari, princ malzemeleri parlatmak ici kaol, yuvarlak don lastigi, ayakkabi bagciklari, boyalari ve cilasi, cengelli igne, kopca, siyah sac tokasi, sapan lastigi, topac ve cesitli renklerde cam bilyeler bulunurdu. Vitrinin icersi ise bambaska bir dunya idi, kutular icersinde Zambo ve Mabel cikletleri, kuru lokum, tatlandirilmis leblebi tozu, incir sekeri, uzerleri toz seker kapli kirmizi ve sari renkli meyvali sekerler, semsiye cikolatasi, renkli macun sekerleri, akide sekerleri, nane sekeri, tek tek de satilan karamelali sekerler adeta beni al diye bagirirlardi. Ada'da tarcinli lohusa sekeri satilan tek yer Musyu Arsimidis'in aktar dukkaniydi. Lohusa sekerleri dolu buyuk kavanoz vitrinin kosesinde adeta bir geminin iskele feneri gibi durur, icersindeki kirmizi tarcinli sekerler guneste kirmizi ampul izlenimi verirdi. Hamile kadinlar vitrinin onunden gecerken bu kavanoza gulumsemeyle bakarlardi ve sekerler, her yeni dogumda bir sira eksilirdi. Musyu Arsimidis Istanbul'a mal almaya gittiginde dukkana kizi ve hanimi bakardi. O senelerde dahi evlilik yasini gecirmis kadinimsi vucutlu, siyah sacli, beyaz tenli kizi dudaklarina koyu portakal veya kirmizi renkli ruj surmeden dukkana inmezdi. Anne ve kizi dukkanda bulunurken ilac karisimi ve satisi yapmazlar, Musyu'nun Ada'da olmadigini aksam ustu gelecegini soylerlerdi. Babalari dukkana dondugunde, yandaki Rum firinindan galetalarini alir, gule oynaya Marika'nin kahvesine cay icmeye giderlerdi. Musyu Arsimidis firsat buldukca vidolu tavla oynamak icin gazinoya giderdi. Onun iddali ve hirsli tavla oynadigini bilen ada esnafi masanin etrafinda toplanarak kizdirmaya calisirlar, vidolu tavla oynuyorsun madam duyarsa seni oldurur diye takildiklarinda 'koca olur kadin hic olur, kadin olur koca koc olur' diye nukteli cevaplar verirdi. Nukteleriyle Musyu Arsimidis,temiz giyimiyle Madam, ruj renkleriyle Matmazel ve oglu Musyu Ligor bir donem Ada'ya renk kattilar. Dost oldular, dostca yasadilar.

Tayfur PAMUKCU
28/02/2008


..........................................................2
From: Engin Damci
Date: March 21, 2009 9:33:16 PM EET
To: adalar.postasi@gmail.com


"PUROJE", "HAYATA GECIRME", "SAMIMIyet"

1-15 Mart 2009, yil 4, Sayi 63, ADA Gazetesi'nin 8. sayfasinda "Adaylar Konusuyor / Coskun Ozden" ser levhali roportajda soylenip de hayata gecirilmesi dusunulen seylerin, akla getirdiklerini ADALAR POSTASI'yla bir paylasalim istedik.

Evvela roportajdan alinanlara bir bakalim:
"SAMIMI olan sivil toplum orgutlerimizin destegini alarak, sanatcilarla, yazarlarla isbirligi yaparak bircok yeni purojeyi de hayata GECIRMEK icin aday olduk," diyor sayin bay Baskan. (Samimi olmayan sivil toplum kuruluslarinin vay haline)

"Bugune kadar cok fazla icraata katamadigimiz bir kent konseyimiz var. Bu kent konseyimizin icine gercek ve SAMIMI manada katkida bulunacak insanlarimizi katmak istiyoruz," denmis!.. Ayrica yazinin bir yerinde de "SAMIMIYETLE calisan sivil toplum orgutleriyle is birligi yapacagiz," cumlesiyle birilerine, uslu durun yoksa sizi gayri samimi sayariz, akilli olun demege getirerek SAMIMIYET sozcugunun uzerinde durulmus!.."

Dikkat edilirse roportaji veren sahis, caktirmadan soyluyormus "ayaklarinda" caktirarak "samimiyet" sartini ileri suruyor. "Hayata gecirmek"den dem vuruyor. Daha dogrusu kendisine dem tutarlarken ne gazeller okuyor... Ne gazeller okuyor!..

Secim sath-i mailinde sirasi gelmisken, kendilerinin ve "samimi" kabul ettiklerinin de cok iyi bildikleri ancak inatla ve israrla ve orgutlu ve "samimiyetsiz" bir sekilde hala cevaplarini veremedikleri bazi mahalli vukuati, ADALAR POSTASI'nin suurlu okurlarina hatirlatmak isteriz.

Simdiye kadar Adalar'in tabii ve tarihi hayatinda, purojeli mi purojesiz mi bilmem ama hayata gecirilenlere bir bakalim:
– Kiyilarina "gecirildi"
– Kaldirimlarina "gecirildi"
– Imtiyazli ve iltimasli olanlarla bazi binalara ve arsalara "gecirildi"
– 1/5000'lik Koruma Nazim Pilani'na da "gecirilmek" uzere (Secimlerden sonra; ancak 1989 secimlerinde Kasik Adasi'na "gecireceklerdi' de muhterem Nurettin Sozen onlara gecirdiginden ada kurtulmusdu)
– At ve yuk arabalarina kamyoncularla beraber "gecirildi"
– Cop toplama isinde de iddia edildigi gibi gunde on iki milyar lirayla kimlere "geciriliyor?" Yok canim ogle degil... Alinmayin! "Hayata geciriliyor," Size ne?..

Esas simdi dusunme zamani!.. Bu kerre Adalar'in hayatina toptan "gecirmeyi" vaad ediyor!...

Bu arada yine demis ki: "Adalarimiza gerekli olan turizim burolari icin SAMIMIYETLE(!?) calisan sivil toplum orgutleriyle isbirligi yapacagiz"

Sayin Bay Baskan'in mulakatinda bahsettigi bu "samimi" muhabbeti neyin nesi dir ki?

Ada kaldirimlarinin ne sartlarda, kimlere, kac paraya ihale edildigini sormadigimiz zaman "samimi" Sivil Toplum Kurulusu olur muyuz?

Arabacilarin katakulliye getirilerek kamyonlarin Adalara nasil sokuldugunun belgelerini sormadigimizda, bizi "samimi" olan Sivil Toplum Kurulusu kabul buyurur musunuz?

Ada kiyilarini korumakla gorevli olan sizlere, kiyi isgallerini nicin yaptiriyorsunuz, bunlarin onune gecin demedigimizde bizleri de "samimi" Sivil Toplum Kurulusu sayacak misiniz?

Her gun, Adalar'a maliyeti on iki milyari buldugu, muhaliflerinizce iddia edilen cop toplama isini Sivil Toplum Kurulusu olarak sormadigimiz, sorgulamadigimiz vakit mi; uyuyan muhalefet gibi sesimizi cikaramadigimizda, solugumuzu ensenizde duymadiginiz vakit mi "samimi" olacagiz?

Biz nasil "samimi" olabiliriz acaba?
Bu "samimiyet" maddiyat aleminde mi, maneviyat aleminde mi tezahur etmelidir? Onu aciklamamissiniz.

Ya Hu! Baskan, biz seninle nasil "samimi" olacagiz?.. Allah askina!

Sakin ola ki bize, "samimi" oldugun isbirlikci "sivil toplum orgutleri"ni vasita olarak kullanip da "polim" yapmaga kalkma!.. "At terli... Biliyorsun ki, yemezler!

Nasreddin Hoca zamaninda Aksehir'de belediye secimlerine katilacak adaylardan biri, Hoca'ya sormus:
—Hocam secimlerden sonra STK'larindan hangisiyle "samimi" olayim hangisiyle "samimi" olmayayim?
demis. Hoca ise cevaben:
—Bak hemserim, evvela secimi kazanman lazim, diyelim ki kazandin... O zaman benimle "samimi" olma da kiminle olursan ol!..
demis.

Engin DAMCI
21.03.2009


..........................................................3
From: Baki Nedim Baltaci
Subject:
Date: March 22, 2009 10:20:34 AM EET
To: adalar.postasi@gmail.com

Sayin Farsakoglu'nun "secim bildirgemiz" baslikli brosurun icindeki "Kasik Adasi" bolumune aklim takildi. Bir aciklama getirirse seviniriz. Brosurde "Ada sahipleriyle goruserek dogal goruntusunu bozmadan turizme kazandirmaya calisacagiz," beyani var. Ada su durumda bunyesinde bircok gen kaynagi barindirmaktadir. Betonlasmamis vaziyette bol yesilli estetik panoramasiyla tum Prens Adalari dokusuna uygun konumunu muhafaza ediyor. Recep Tayyip Erdogan'i akbil yolsuzluguyla mahkemede yargilatan rahmetli Mehmet Boluk, Kasik Adasi'nin turizm adi altinda yapilasmaya acilmamasindaki mucadelesinde biraz benim de katkim olmustu. Sahipli bir adanin turizme acilirken ada dokusunu bozmadan nasil bir tasariya gidilecegi konusu aciklanirsa biz de yeni bir seyler ogrenmis oluruz. Ayrica Buyukada'daki sahsa ait Aya Nikola Bolgesi, Dalan'a ait ozel okulun yamacindaki arazileri ve de Eskibag bolgesindeki mekanlarla ilgili degerlendirmeleri de, yani bunlarin yapilasmasina karsi nasil bir tedbir alinacagini da bilmek isteriz. Farsakoglu'na ait genis tutulan program taslaginda yer alan hazine ve orman alanlarinin belediyeye kazanimi deklaresindeki ifade daha da aciklanabilir hale gelirse bu degerlendirmelere Adalar'daki genis bir katilimin da katkisiyla zenginlesmis olur. Simdi su soru akla gelebilir: "Farsakoglu'nun bu degerlendirmelerinden kusku mu duyuyorsun ki bunlari soruyorsun?" Hava, su, oksijen hepimizin ortak kullanim degerleri icerisindedir. Bircok endemik bitkinin anavatani sayilan Adalar'da her metrekareye dusen, icinde milyonlarca canliyi barindiran dogal hayati gelecege tasimak zorunda oldugumuzu unutmamaliyiz. Bu isler bir iki paragrafla teyet gecilemeyecegi gibi yuzeysel bir anlatimla da sunulamaz. Bahsedilen konu maddedir. Bilimin nesnel verileriyle izaha muhtacdir. Biz adaylarin tirnak icindeki ifadeleriyle metrekareye dusen yesilin ve oksijenin akibetini anlayamayiz. Secmenin cagdas plandaki yeri konularin anlasilabilir hale gelmesindeki cabasiyla orantilidir. Brosurde ve taslakdaki beyanlar aciklamaya ihtiyac hissettirmekte ve de gereklidir. CHP'nin disinda bulunan demokrat kamuoyu da bu acilimlarin akibetini Farsakoglu'ndan ogrenmek istemektedir.

Saygilar,

Baki Nedim Baltaci


..........................................................4
ADALAR POSTASI-1824 (13 Agustos 2007): kasikadasi'nda neler oluyor?

Kasikadasi burnundaki o guzelim agaclar neden kuruyor?
Kuruyan agaclarin yanibasinda da tesaduf o ya tugla yiginlari duruyor!
Velhasili Kasikadasi'nda neler oluyor?
)O(

25/07/2007






..........................................................5
From: Hamdi Cakir
Subject: HASLAMA
Date: March 23, 2009 4:36:30 PM EET
To: adalar.postasi@gmail.com


ADA

Siyaseti cikar icin yapanlar;
Onurunu bes paraya satanlar;
Buna ragmen uykusunda yatanlar;
Uyanin be! Ada elden gidiyor.

Dun birbirine sovup silenler;
Bu gun bir arada mutlu gulenler;
Bunun boyle oldugunu bilenler;
Uyanin be! Ada elden gidiyor.

Seyrederim ben siyasi alemi
Birbirine sahta sahte guleni
Cikar icin bir araya geleni
Goruyorum Ada elden gidiyor.

Meydanlar senlendi birden bu ara
Kimileri akdir kimileri kara
Bir seyler bekliyor fakir fukara
Uyanin be! Ada elden gidiyor.

Siyaseti kabul edenler oyun
Milleti saniyor herhalde koyun
Dikkat et arkadas kiymetlidir oy?un
Uyanin be! Ada elden gidiyor.

Nizamli Asik
Hamdi CAKIR


..........................................................6
From: Ali Senalp
Subject: Sevim Çavdarlı Tosun OYLARI BİRLEŞTİRİYOR!
Date: March 25, 2009 1:58:17 PM EET
To: adalar.postasi@gmail.com


Sevim Cavdarli Tosun OYLARI BIRLESTIRIYOR!

Adalar Belediye Meclis uyeligine bagimsiz adayligini koyan Sevim Cavdarli Tosun arkadasimizin secim calismalari Adalilar'in katilimiyla suruyor.

Partiler ve diger bagimsiz adaylar ile karsilastirildiginda 'yok' denilebilecek bir butce ve gonulluluge bagli insan gucuyle yapilan bu kampanya encaminin ustunde bir ses getirdi;

Grubumuzla hic temasi olmamis kadin ve erkek yeni arkadaslarimiz kampanyamiza aktif destek veriyorlar,

Ozellikle kadinlar ve gencler arasinda etkinligimiz hissediliyor,

Partilerin meclis listelerinden hosnut olmayanlar hakli olarak ilgilerini adayimiza yoneltiyorlar...

Dogaldir ki, karsi gorusler de dile getiriliyor. Goruslerimiz ve yapacaklarimiz uzerinden yapilan elestirileri memnuniyetle dinliyor, faydalanmaya calisiyoruz.

Ancak iki elestiri karsisinda dogrusu sasirmaktan kendimizi alamiyoruz:

Biri, tek basina bagimsiz bir meclis uyesinin etkin olamayacagi, digeri partilerin oylarini boldugumuz imasi.
Oncelikle hemen altini cizmeliyiz ki, Sevim Cavdarli Tosun secildiginde 10 belediye meclis uyesi ve bir baskanla calisacaktir. Hic de yalniz degildir. Meclisin ayri siyasi tercih ve aidiyetlerden olusmasi cogulculugun, demokrasinin geregidir. Bagimsiz bir uyenin varliginin sorun cozumunde kolaylastirici etkisini hepbirlikte gorecegiz. Ayrica dort kisilik bir calisma ekibi Cavdarli'nin gorevi suresince destek verecektir.

Bu elestirileri getiren partili arkadaslara oncelikle, partilerin kendi iclerinde aday belirleme yontemlerini sorgulamalarini tavsiye ederiz. Hangi karar alma saikleriyle listelerin hazirlandigini anlamakta zorluk cekiyoruz. Bu durum, bizim gibi partiler disinda olan bagimsizlar icin oldugu gibi, cevremizde tanidigimiz degisik parti uyesi arkadaslarimiz icin de gecerlidir. Onlar da en az bizim kadar partilerin aday belirleme yontemlerindeki antidemokratik tutumu elestiriyorlar.

Su ortak soru partili partisiz tum dostlarimizin aklinda: Kendi iclerinde demokrat olamayanlar, talip olduklari kamusal gorevlerde nasil demokratik bir tavir alacaklar?

Parti icinde kullanilan karar alma yontemlerinin (!) dogal bir aliskanlikla meclis calismalarina tasinabilecek olmasi ortak endisemizdir.

Diger gerekceler bir yana sadece bu sebepten bile bagimsiz Sevim Cavdarli'ya meclis calismalarinda partili uyelerin de ihtiyaci oldugunu rahatlikla soyleyebiliriz...

Oylari bolme elestirisine gelince.

Belediye Meclisi'ne aday gosteren partilerden acik bir sekilde zihniyet, tarz ve davranis acilarindan farkli oldugumuz goruluyor. Adalar icin onerilerimizi secimlerden cok once –kendi bagimsiz adayimizi belirlemeden de cok once– "Demokratik, Ozgur ve Yasanabilir Adalar Icin" baslikli bildirgemizle acikladik. Bildirgede isaret ettigimiz sorunlari ve saptadigimiz cozum onerilerimizi kendimize saklayip, tam secimlere girilirken aciklamayi dogru bulmadik. Istedik ki, bu bilgiler herkes tarafindan paylasilip, gelistirilsin; yerel secimlere giderken ilgili tum taraflar kendi acilarindan Adalar uzerine goruslerini sunsunlar. Tam olarak olmasa da, bu istegimiz kismen gerceklesmistir. Degisik kesimlerin bildirgemizden yararlandigini gormek bizi memnun ediyor.

Bu anlamda, ne denli birlestirici davrandigimiz herhalde inkar edilemez?

Diger yandan, yukarida da degindigim gibi otokratik siyasi parti yapilarina karsi acik bir karsi durusumuz oldugu bilinmektedir. Varolan siyasi partiler yasasinin da tesvik ettigi, genel baskan ve ust yonetimin dediginin kanun kabul edildigi, ic isleyislerinin demokratik politik yetkinlikle degil, biat etme uzerine kurulu olan parti yapilarina karsi tavrimizi en dogru olarak bagimsiz bir aday gostermek suretiyle gosterebilirdik.

Oyle de yaptik...

Birlestirici olmak icin bagimsiz aday gosterdik.

Bu parti yapilarindan, bol vaatli konusmalardan, kadinlar ve gencleri kampanyalarin gorsel malzemesi olarak kullananlardan, cevre, tarih, kultur, insan kavramlarini kampanya doneminde hatirlayanlardan, yandasligi her turlu degerin onune koyanlardan sikilmislarin oylarini birlestiriyoruz.

Sevim Cavdarli Tosun secildiginde, her ay bir adada toplanti yaparak belediye calismalarini aktaracak, Adalilar'in istek ve onerilerini Belediye'ye tasiyacak. Adalar'in dogal, kulturel, tarihi mirasini koruyarak Adalilar'la birlikte gelistirilecek projelerle Adalar ekonomisinin ve yasam kalitesinin yukseltilmesine calisacak. Bildirge ve brosurde ifade edilen her konunun, her turlu elestiri ve goruse acik olarak takipcisi olacak.

Katilimci bir yerel yonetim anlayisin yerlesmesi ve gerceklesmesi icin calisacak.

Evet,

Sevim Cavdarli Tosun OYLARI BIRLESTIRIYOR...