9 Temmuz 2009
http://urun.gittigidiyor.com/drhm-ISTANBUL-BUYUKADA-ISKELE-SB-FK_W0QQidZZ18508592
* * *
ADALAR'da TARIHTE O GUN:
10 Ekim 1893 Sali gunlu Buyukada'daki caminin hitabet ve imamet cihetlerine dair...
* * *
ADALAR'da BIR GUN:
Buyukada, 8/05/2007 12:07
* * *
9 Temmuz 2009 Persembe gunu
Buyukada'da HAVA DURUMU*
az bulutlu
20-33ºC
% 48-95 nem
KD 22km/sa
* http://www.dmi.gov.tr/tahmin/il-ve-ilceler.aspx?m=BUYUKADA uyarinca
* * *
BIR BALIK:
* * *
Cicely Mary Barker, The Sorrel Fairy.
* * *
1- Statis Arvanitis: "Gecen yaz Atina'da eski Istanbullular icin cikan 'Politis' Gazetesi'nde bir yazi yazmistik 'Yunanistan'da Bilinmez Bir Istanbullu Yunan Amazonu, Turkiye Milli Binicisi Iro Kaplangi' ve bu yazi Atina'da cok cok ilgiyle okunmustu..."
2- Ali Senalp: "Bercuhi'nin kaleminden bildigimiz bu 'son amazon'u kaybetmenin uzuntusunu paylasiyorum..."
3- Dikran Dulgeryan: "Sevgi yemegi yenilen bir ortamda, cocuklarin gozlerinin isigiyla parlayan bir sofrada, sadece bu kampin acilmasina destek vermek icin orada bulunan o guzide toplulugun onunde yapilmamasi gereken bir konusmayi oldukca hararetli bir sekilde yapmistir sayin Raffi Bey..."
4- Konagin olaganustu yakisikli ama zeka ozurlu bahcivani kiza asik oldugu icin Buyukada'da hayaller ve sanatla harmanlanmis tutkulu bir mucadele yasanir..."
5- Bunlari biliyor musunuz?
6- Orhan Cekic (Yrd. Doc. Dr.): "Turkiye bir hukuk devletiyse Ruhban Okulu acilamaz!"
ADALAR POSTASI'nin 2288. sayisinda...
)O(
..........................................................1
From: Statis Arvanitis
Subject: IRO KAPLANGI
Date: July 8, 2009 10:08:47 AM EEST
To: adalar.postasi@gmail.com
SAYIN ADALAR POSTASI UYELERINE,
MALESEF BAYAN IRO KAPLAGI VEFAT HABERINE COK COK UZULDUK
BAYAN IRO'YU GECEN SENE SUBAT AYINDA ARKADASIM FISTIK AHMET'LE VAPURDA TANIDIK
VE O GUNDEN ARKADAS OLUP DEVAMLI EMAILLE TELEFONLA KONUSMAYA BASLADIK.
KENDISI HARIKA, ZEKI VE ARISTOKRATIK BIR HANIMEFENDI VE DEVAMLI AILESI ICIN TERCUME ETTIGI
KITAPLAR ICIN VE BINICI OLARAK HAYATINI BIZE ANLATIYORDU.
GECEN YAZ ATINA'DA ESKI ISTANBULLULAR ICIN CIKAN ''POLITIS'' GAZETESI'NDE
BIR YAZI YAZMISTIK ''YUNANISTAN'DA BILINMEZ BIR ISTANBULLU YUNAN AMAZONU, TURKIYE MILLI BINICISI
IRO KAPLANGI'' VE BU YAZI ATINA'DA COK COK ILGIYLE OKUNMUSTU.
MADAM IRO COK ZAMANDAN AMANSIZ HASTALIGA DUSEREK COK COK FENA GUNLER GECTI.
BU MAYIS BASINDA ONUNLA YATTIGI KLINIKTE BULUSTUK VE BIZE AZ ZAMANDA EVE DONECEGINI
SOYLEMISTI MALESEF OLMADI.
DUN ARKADASIMIZ FISTIK AHMET BIZE VEFATI ICIN HABER VERDI.
ATINA'DAN ''POLITIS'' GAZETESI'NDEN BAYAN IRO'NUN ERKEK COCUGUNA, ARKADASI BERCUHIYE, IVI
HANIM'A VE TUM ARKADASLARINA BASI SAG OLSUN.
VE ONU BUGUN KAPLIYACAK TOPRAK HAFIF OLMASINI VE OTEKI DUNYAYA
IYI YOLCULUGU OLSUN YUREGIMIZIN ICINDEN DILERIZ.
ATINA'DAN YUNANISTAN'DAN
''POLITIS'' GAZETESI'NDEN
STATIS ARVANITIS
...
size gecen sene vapurda Iro Kaplangiden reportaj alirken
fotografini gonderiyorum yanimizda Vasil Lemopulos.
STATIS ARVANITIS
..........................................................2
From: Ali Senalp
Subject: RE: ADALAR POSTASI-2287: iste her gun gidip geldigimiz buyukada yolundan bir manzara...
Date: July 9, 2009 12:35:16 AM EEST
To: adalar.postasi@gmail.com
Bercuhi'nin kaleminden bildigimiz bu "son amazonu" kaybetmenin uzuntusunu paylasiyorum...
Basiniz, basimiz sagolsun...
Eksiliyoruz...
Ali
..........................................................3
From: Dikran Dulgeryan
Subject: Re: ADALAR POSTASI-2287: iste her gun gidip geldigimiz buyukada yolundan bir manzara...
Date: July 8, 2009 11:14:30 AM EEST
To: adalar.postasi@gmail.com
Dogru bir yanitlama yontemi kullandigimdan tam emin olmadan Sayin Raffi Bey'in Kinaliada Karagozyan Yaz Kampi acilis konusmasinin bir bolumunun yayinlanmasi uzerine bir iki satir birseyler yazmak istedim.
Konusmanin tam metninin olmamasi onemli bir eksiklik. Sevgi yemegi yenilen bir ortamda, cocuklarin gozlerinin isigiyla parlayan bir sofrada, sadece bu kampin acilmasina destek vermek icin orada bulunan o guzide toplulugun onunde yapilmamasi gereken bir konusmayi oldukca hararetli bir sekilde yapmistir sayin Raffi Bey.
Konusmanin basinda kisa kisa da olsa suren alkislar konusma sonunda tamamen bitmistir. Bu saniyorum konusmanin icerigine ve uslubuna verilen en guzel cevaptir.
Siyasi hesaplasmanin yerinin cemaat yemekleri olmadigini bilmesi gerekirdi diye dusunuyorum sayin Raffi Bey'in.
Konusma metni tam yayinlanmis olsaydi ne demek istedigi tam olarak anlasilabilirdi.
Kendisini yeni gorevi nedeniyle kutluyor ve basarilar diliyorum.
Dikran Dulgeryan
..........................................................4
From: Zafer Ataylan
Subject: Fwd: Buyukada!!! - Baris Mustecaplioglu - Yeni Kitabi Tüm Kitapçılarda!
Date: July 9, 2009 12:23:24 AM EEST
To: adalar.postasi@gmail.com
Kalem Ajans Bulteni
Tel: +90 212 245 44 06 Fax: +90 212 245 44 19
Adres: Ensiz Sok. No:2 D.3 Tünel,
Beyoglu 34430 Istanbul, Turkey
http://www.kalemagency.com info@kalemagency.com
Baris Mustecaplioglu'nun yeni kitabi
"Bir Hayaldi Gercekten Guzel"
tum kitapcilarda!
Bilim dunyasi 14-15.yuzyillar arasinda yasadigi tahmin edilen Siyah Kalem lakapli ressamin gercek kimligini hala kesin olarak belirlemis degil. Ancak bu imzayi tasiyan resimler, butun dunyada cok sayida sanat tarihcisinin ilgisini cekmis bulunmakta.
Baris Mustecaplioglu, "Bir Hayaldi Gercekten Guzel" ile edebiyatimizda ilk kez bir romanin temelini bu gizemli sanatcinin etrafinda kuruyor. Ana oykusu gunumuzde, Istanbul'un benzersiz manzaralari esliginde gecen bu eserinde, Siyah Kalem'in resimlerinin rehberliginde bizleri 1400'lu yillara, gocebe Turklerin samanist dunyasina ve yilan kuyruklu iblislerine goturuyor.
Iki genc yazar, bir koleksiyoncunun davetiyle, Buyukada'da gorkemli bir konakta Mehmet Siyah Kalem'in resimlerinden ilham alan oykuler yazmaya, sanat tarihinin bu en buyuk sirlarindan birine isik tutmaya calisirlar. Gecmislerindeki bir olay yuzunden birbirlerinden nefret eden iki adam, konaktaki cekici ve gizemli bir kiz icin de kiyasiya bir rekabete girerler. Konagin olaganustu yakisikli ama zeka ozurlu bahcivani kiza asik oldugu icin, Buyukada'da hayaller ve sanatla harmanlanmis tutkulu bir mucadele yasanir. Zengin koleksiyoncunun sirlari ve herkesten sakladigi asil plani, iki yazar icin surprizlerle dolu gunleri kacinilmaz kilmaktadir.
Baris Mustecaplioglu'nun yeni kitabi "Bir Hayaldi Gercekten Guzel" tarihin sayfalariyla gunumuz dunyasini harmanlayan cagdas Turk edebiyatinin onemli bir calismasi.
Bir Hayaldi Gercekten Guzel - Baris Mustecaplioglu
Profil Yayincilik
264 sayfa.
Roman
ISBN : 978-975-996-217-3
Fiyati : 14.00 TL.
..........................................................5
http://www.blntm.com/?Lang=TR&Syf=3
BUNLARI BILIYOR MUSUNUZ?
20/06/2009
*** KULTUR ve SANAT etkinlikleriyle 10 yila yakin suredir Adalilar'in ilgi ve takdirini kazanmis olan ADALAR KULTUR DERNEGI'nin gerekli izinler alindiktan sonra ilan edilip programinin dagitildigi 2009 yaz sezonu etkinliklerini, DESPOT bir anlayisla KASTI olarak engellemek icin hicbir duyuru yapilmazsizin Dernegin faaliyetlerini surdurdugu alana ADALAR BELEDIYESI'nce demir konstruksiyon iskeletle sergi standlari konularak acilis gecesi etkinliginin sabote edildigini, ANCAK her seye ragmen ADALAR KULTUR DERNEGI KOROSU tarafindan verilen muhtesem TURK SANAT MUZIGI konserinin, Adalilar'in yogun katilimiyla gerceklestirildigini.***
22/05/2009
*** KINALIADA ANTENLERININ sokulmesi kararini hep birlikte ALKISLADIGIMIZI, ANCAK yapilan islemin HALKIN SAGLIGINI tehdit eden elektronik aletlerin diger direklere aktarilmasi saglanarak bos direklerin sokuldugunu, bunun da sadece goruntu kirliligi acisindan olumlu oldugunu, bilhassa KINALIADA halkinin temel sorununun yine otelendigini.***
22/05/2009
*** CIKARTMA GEMISI Calisma Usul ve Esaslari Hakkinda 02.03.2009 Tarih / 25 sayili Meclis Karari'na AYKIRI olarak NISAN ayi basindan bu tarihe kadar uygulama yapilmakta oldugunu. 22.05.2009 Tarihli Meclis Toplantisi'nda ADALET ve KALKINMA PARTISI'NIN KARSI OYU'na ragmen Adalar'a "YOGUN ARAC GIRISINI" saglayacak kararin CHP grubu tarafindan oy cokluguyla alindigini.***
08/05/2009
***Her firsatta Belediye Baskani Sayin Mustafa Farsakoglu tarafindan SIYASETEN elestiri konusu yapilan ONCEKI DONEME AIT (2008 mali yili) KESIN HESABIN 08.05.2009 tarihli Meclis Toplantisi'nda CHP gurubundan karsi bir tenkit ileri surulmeden OY BIRLIGI'yle kabul edildigini.***
08/05/2009
*** HEYBELIADA OGRETMEN LOJMANLARI'na ogretmenlerin yerine Belediye personelinin yerlestirilmesi teklifinin ADALET VE KALKINMA PARTISI GRUBU tarafindan yapilan elestiriler uzerine Imar ve Hukuk Komisyonlari'nca uygun gorulmemesinin saglandigini.***
08/05/2009
*** 02.03.2009 Tarihli Cikartma Gemisi faaliyetlerini onemli olcude kisitlayan Meclis Karari'ni, tekrar Adalar'a yogun bir sekilde ARAC GIRISINI saglayacak sekilde degistirecek teklife ADALET ve KALKINMA PARTISI komisyon uyelerinin "KARSI OY" kullandiklarini, Baskanlik makaminca 08.05.2009 Tarihli Meclis gundemine getirilen bu teklifin yapilan gorusmelerde celiskiler icermesi gerekcesiyle tekrar Hukuk ve Plan-Butce Komisyonu'na iade edildigini.***
04/05/2009
*** ADALET ve KALKINMA PARTISI GRUBU'NUN ISRARLI TUTUMUYLA onceki donemde Milli Emlak Mudurlugu'nden tahsisi saglanan Buyukada 83 ada, 9 parsel yerin (CINAR MEYDANI Metruk Binalar) Imar Komisyonu'nca Kulturel ve Sanatsal Tesis amacinda kullanilmasi gorusu Belediye Meclisi'nden "OY BIRLIGI"yle gectigini.***
06/04/2009
*** ADALET ve KALKINMA PARTISI GRUBU'NUN 06.04.2009 Tarihli Meclis toplantisinda "GRUP ODASI" tahsis edilmesiyle ilgili yazili talebinin bu gune kadar muspet veya menfi sekilde degerlendirilmedigi.***
...
http://www.blntm.com
adresinde 8.7.2009 tarihi itibariyla yer alan kimi bilgi ve belgeler:
SAYFA BASLIKLARI:
—BUNLARI BILIYOR MUSUNUZ?
—MEVZUAT
Belediye Meclis Calisma Yonetmeligi
—MECLIS GUNDEMI
22.05.2009 Tarihli Meclis Gundemi
01.06.2009 Tarihli Meclis Gundemi
05.06.2009 Tarihli Meclis Gundemi
—MECLIS TOPLANTI TUTANAKLARI
06.04.2009 Tarihli Meclis Tutanagi
10.04.2009 Tarihli Meclis Tutanagi
04.05.2009 Tarihli Meclis Tutanagi
08.05.2009 Tarihli Meclis Tutanagi
22.05.2009 Tarihli Meclis Tutanagi
01.06.2009 Tarihli Meclis Tutanagi
—SORUNLAR / CALISMALARIMIZ
Kinaliada Sezlong Sorunu
Yuk tasimaciligi (Alternatif Taslak)
Adalarda Trafik Duzeni (Taslak)
Tas Mektep Binasi Tarihsel Gelisimi
Fayton Arabalari hakkinda
Belediyenin Yeniden Yapilandirilmasi
—SORU ONERGESI ve CEVABI..!
DOSYALAR:
—KANUNLAR ve YONETMELIKLER (4 dosya)
—INCELEME RAPORLARI (3 dosya)
—ADALAR KENT KONSEYI (3 dosya)
—MECLIS KONUSMALARI (1 dosya)
..........................................................6
From: Deniz Tufekci
Subject: Fw: TÜRKİYE BİR HUKUK DEVLETİYSE, RUHBAN OKULU AÇILAMAZ... Yrd. Doç. Dr. Orhan Çekiç
Date: July 8, 2009 4:25:36 PM EEST
To: adalar.postasi@gmail.com
TURKIYE BIR HUKUK DEVLETIYSE, RUHBAN OKULU ACILAMAZ...
Yrd. Doc. Dr. Orhan Cekic
Heybeliada Ruhban Okulu'nun yeniden acilmasi sorunu, siyasal gundemimizin bas siralarini isgal etmeye devam ediyor. Yapilan televizyon programlarinin haddi hesabi yok. Koselerinde konuyu tartisan yazarlarimiz arasinda da bir mutabakat gozlenmiyor. Kimi acilmasindan yana, kimileri de acilmamasindan. Oysa mesele son derecede yalin ve aciktir ve de "hukuk tabanli" bir sorundur. Mevcut Anayasamiza gore bu Ruhban Okulu'nun "Fener Rum Patrikhanesi'nin dayattigi sekilde acilmasina" olanak yoktur.
O halde aydinlarimiz, gene cogu kez oldugu gibi iyi analiz edip incelemeden bu konuyu da icinden cikilmaz bir hale getirmis bulunuyorlar. O kadar ki sokaklarda bir anket uygulasak ve yurttaslarimiza bu sorunu sorsak, alacagimiz yanitlar su cercevede toplanacaktir:
"Adamlarin okulunu kapatmisiz, actirmiyoruz. Ayip yahu!.."
"Papazlarini bile yetistirmelerini engelliyoruz, bu nasil is?..."
"Rum Cemaati 2 bin kisi ya var ya yok. Nelerinden korkuyoruz..."
Boylesi bir yanlis yarginin olusmasinda da bas sorumlunun gene "bir kesim basinimi" oldugunu soyleyip, konunun hukuki analizine gecelim.
Konuyu olayin ozunden uzaklastirmamak icin, Heybeliada Ruhban Okulu'nun tarihsel gelisimine deginmeyecegim. Belli ki bu okul Rum cemaatine ruhban yetistiren, boylece Teoloji egitimi veren kimligini Osmanli Devleti bunyesinde, kimi imtiyazlarla birlikte surdurmus bir egitim kurumu.
Lozan, azinlik okullarina verilmis tum imtiyazlari kaldiriyor, kendileri de Turk vatandasi olan bu azinligin statusunu Turklerinkine esit kiliyor. Boylece bir Rum vatandas da, bir Turk vatandas da ayni ve "esit" statuye sahip kiliniyor. Azinlik okullarinin statuleri belirleniyor ve hicbir sorun yasanmadan gunumuze geliniyor.
Bu arada Cumhuriyet kuruluyor ve arkasindan devrimin en temel yasasi "Egitim Birligi Yasasi" (Tevhid-i Tedrisat Kanunu) kabul edilerek, Turkiye'deki butun "orta ogretim kurumlari" (yani ortaokul ve liseler) tek bir cati altinda toplanip, Milli Egitim Bakanligi'na baglaniyor (3 Mart 1924). Bundan maksat (kiz-erkek) tum genclerimizin ayni laik egitimden gecerek, bilimin isiginda ve cagdas bir egitim gormelerini saglamak, ayni zamanda yuzlerce yil geride kalmis, kohnemis medrese egitimine de son vermek.
1971 yilina boylece geliniyor. O gunlerde hatirlayacaginiz gibi Turkiye'de "Ozel Yuksek Okullar" acilmistir. Ne var ki buna olanak veren 1965 tarihli ve 625 sayili "Ozel Ogretim Kurumlari Kanunu"nun bazi maddelerinin Anayas'ya aykiri oldugunu saptayan Anayasa Mahkemesi, 12 Ocak 1971 tarih ve 1971-3 sayili bir kararla "Ozel Yuksek Okullarin Devletlestirilmesi"ni ongoruyor. Bunun uzerine Ruhban Okulu dahil, butun bu ozel okullar kapatiliyor. Bu icraatin hemen arkasindan devlet, "ozel statudeki bu okullarin devlet denetimine alinmasina ve yeniden acilmasina" izin veriyor. Fener Rum Patrikligi bu denetimi reddederek, "Heybeliada Ruhban Okulu'nun acilmasina" izin vermiyor.
Yani okulu actirmayan, Fener Rum Patrikligi.
Bu karsi cikmanin elbette bir temel nedeni var: Turkiye'deki lise duzeyine kadar olan tum okullar Milli Egitim Bakanligi'na, yuksek okullar ise YOK'e baglilar. Yani... Yani bir "devlet denetimine" tabiler. Fener Rum Patrigi Barthalomeos bunu istemiyor, adeta "devlet icinde bir devlet" edasiyla, Ruhban Okulu'nun hicbir denetime tabi olmadan Fener Rum Patrikhanesi'ne baglanmasini istiyor.
Bu durum Lozan'a aykiri, "Egitim Birligi Yasasi"na aykiri, Anayasa'nin esitlik ilkesine aykiri.
Fener Rum Patrikligi, "Heybeliada Ruhban Okulu"nun, kapatildigi zamanki gibi "ozel" statude din egitimi yapan bir yuksek okul olmasini istiyor. Ustelik bu okulun sadece Fener Patrikligi'ne degil, butun Ortodoks Kiliseleri'ne hitap edecegini soyluyor. Bu nedenle okula hem yurt icinden, hem yurt disindan ogrenciler alacagini soyluyor. Oysa kiliseler icin gereken din adamlarinin egitimi, Selanik ve Girit'teki Patriklik Enstituleri'nde, Patmos, Athos, Kuzey Amerika ve Avustralya'daki egitim kurumlarinda yapiliyor. Ayrica Rus ve Balkan Ortodoks Kiliseleri kendi okullarini acmislar, kendi ruhbanlarini yetistiriyorlar. Yani hic kimsenin Heybeliada'dan veya Bartalomeos'tan bir beklentisi yok.
Patrik, olayi oylesine yokusa suruyor ki, esine somurge devletlerde rastlamak mumkun degil.
Patrikligin "tuzel kisiligi" olmadigi icin, bir yuksek okul acmasi sansi hicbir sekilde yok. Buna ragmen, bu okulun "Ozel Teoloji Yuksek Okulu" statusunde acilmasini istiyor, "Turkiye'deki butun yuksek okullar YOK'e baglidir" denilince, Patriklige istisna yapilmasini istiyor. "Ben devletin denetimine girmem" diyor. Anlasilir gibi degil.
Bu durumda Imam-Hatip Liseleri'nin de MEB yerine ornegin Diyanet Isleri Baskanligi'na baglanmak isteyebilecegi, ayni seyin Ilahiyat Fakultesi icin de soz konusu olabilecegi, onlara bile bir ayricalik taninamayacagi zira Turkiye Cumhuriyeti'nin laik bir devlet oldugu ve bir "ozel statu" bir kuruma saglanirsa, esitlik ilkesi geregi digerlerine de saglamak gerekecegi anlatilmasina ragmen Patrik cozumu Avrupa Birligi'nde, Baskan Obama'da, orada burada ariyor. "Buna goz yumarsak, Turkiye'deki cemaatlar, tarikatlar, mezhepler de kendi "ozel" din okullarini acmaya kalkarlarsa ne yapariz..." sorusu Patrigi hic ilgilendirmiyor. O sadece kendi istemlerini, ultimatom verir gibi yineliyor:
· Ruhban Okulu, Turkiye'den oldugu gibi diger ulkelerden de ogrenci alabilmeli,
· Turkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, Heybeliada Ruhban Okulu uzerinde hicbir denetim hakki olmamali,
· Fener Patrikhanesi bunyesinde, basta Patrik olmak uzere, Kutsal Sinod ve Metropolitler'den "Turk Vatandasi Olmak" sarti kaldirilmalidir.
Oysa Patrik Hazretleri su hususlarin altini cizmeli ve mutlaka bellemeli:
· Lozan Antlasmasi azinliklara "imtiyaz" degil, "esitlik" ilkesine dayali bir prensip koymustur.
· Egitim Birligi Yasasi'nin 403 no'lu kararina gore, tum ortaogretim kurumlari MEB'na baglidir ve Turkiye'de dini tedrisat MEB'nin gorevleri arasindadir.
· Turkiye Cumhuriyeti laik bir devlettir. Laik devlette "dini egitim yapan ozel okul acmak, yonetmek yasaktir.
· 625 sayili kanunun 3.cu maddesinin 3.paragrafinda belirtildigi gibi, askeri okullar, dini egitim ve ogretim yapan ozel kurumlar, emniyet teskilatina bagli okullarin aynisi veya bir benzeri "ozel ogretim kurumlari" acilamaz. Yani "Ozel Askeri Okul", "Ozel Imam-Hatip", "Ozel Emniyet Koleji" acilamaz. O halde "Ozel Ruhban Okulu" nasil acilacak?
· Turkiye Cumhuriyeti Anayasasi vakiflar tarafindan, devletin denetim ve gozetiminde, Yuksek Ogretim Kurumlari'nin acilabilecegine izin vermistir. Mevcut Vakif Universiteleri bu hukumden yararlanilarak acilmislardir. Patrikhane bir vakif olmadigi icin, kendisine bagli bir Yuksek Ogretim Kurumu acmasi anayasaya aykiridir.
· Anayasa'nin 24. maddesine gore din ve ahlak egitim ve ogretimi devletin gozetim ve denetimi altinda yapilir.
Patrik, bu hukuktan kaynaklanan gercekleri bilirse, o zaman neyi isteyip ne konuda israrci olmamasi gerektigini daha gercekci degerlendirebilir. Acikca ifade etmeliyiz ki taleplerinin bagimsiz, egemen, laik bir hukuk devletiyle bagdasir hicbir yani yoktur. Bati Trakya'daki soydaslarimiz, daha kendi muftulerini secme hakkina dahi mustahak gorulmezken, neredeyse cemaati bile kalmamis olan, Turk Vatandasi bir Patrigin bu tavri, bu ulkenin en azindan haksiz yere prestij kaybetmesine yol acmaktadir. Buna kimsenin hakki yoktur. Bir Patrik bile olsa.
