31 Ekim 2010 Pazar

ADALAR POSTASI-2505: adalar vb. gibi doğal sit alanları bu statüden çıkartılabilecek...


* * *

ADALAR'da TARİHTE O GÜN:

10 Kasım 1904 Perşembe günlü, Rusya tebeasından Serkiz Simonof'un, icra-yı ferağından imtina olunan Büyükada'daki arsadan dolayı tazminat talebine hakkı olmadığına dair...

* * *

ADALAR'da BİR GÜN:

Fotoğraf: Ugo Antonio Corintio, Büyükada'da, Ağustos 2010.

* * *

ADALAR'da HAVA DURUMU:

31 Ekim 2010 Pazar
Büyükada'da HAVA DURUMU*
Parçalı bulutlu
8/18ºC
% 84-93 nem
Gündoğusu, D 23km/sa
Gündoğuşu 07:33... Günbatışı 18:01...


* * *
Cicely Mary Barker, The Black Bryony Fairy.

* * *

1- Geçenlerde Avni Kurtuldu'nun ADALAR POSTASI-2496 (5.10.2010)'da
http://adalar-postasi-guncel.blogspot.com/2010/10/5-2496.html
yayımlanan "adalar sit alanı mı? sit-tir et gitsin!..." başlıklı yazısını hükümet 'tersten' okumuş olacak ki...

2- Oktay Ekinci: "Boğaziçi'', ''Çamlıca'', ''Beykoz'', ''Çavuşbaşı'', ''Sarıyer'', ''Bahçeköy'', ''Dragos'', ''Adalar'' vb. gibi doğal SİT alanları bu statüden çıkartılabilecek..."

3- Işık Meriç: "Adalar Belediyesi'nin yeni logosu Ahmet Tanrıverdi'nin yazdığı gibi kabul edilebilecek cinsten değil..."

4- Ahmet Ercan: "Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun..."

5- Tülay Çellek: "Bayramın Cumhuriyeti..."

6- Yüksel Özcan fotoğraf sergisi ziyarete açıldı...

7- Maltepe sahilinden Adalar açıklarına kadar uzanan görüntü görenleri şaşırttı...

8- Kültür ve Turizm Bakanlığı, ilk adımı atarak demokrasi müzesi yapmak için halen askerlerin denetiminde olan Yassıada'yı istedi...

9- Sibel Akkaşoğlu: "Adaevi Kasım ayı programını ekte bulacaksınız..."

10- (g)özü mugayyir: "Büyükada 23 Nisan Caddesi'nde, Karakol'un hemen yanındaki göbek küçültülüp yolgenişletiliverdi!"

)O(



_______________________________________________________1

Geçenlerde Avni Kurtuldu'nun, 
ADALAR POSTASI-2496 (5.10.2010)'da
yayımlanan"adalar sit alanı mı? sit-tir et gitsin!..." başlıklı yazısını hükümet 'tersten' okumuş olacak ki Doğal SİT ilan edilmiş alanların statüsünün yeniden değerlendirilmesini içeren tasarıyla cümlesini "sit-tir edecek"ler gibi... 
Ne yazık ki...
)O(

http://www.milliyet.com.tr/Siyaset/SonDakika.aspx?aType=SonDakika&ArticleID=1307299&Date=28.10.2010&Kategori=siyaset&b=Bakan%20Gunay:%20%22Sit%20Alani%20yetki%20devriyle%20ilgili%20tereddutlerimiz%20var%22

Milliyet, 28.10.2010
Erol Küçükoğlu (DHA)

Bakan Günay: "Sit Alanı yetki devriyle ilgili 
tereddütlerimiz var"

KÜLTÜR ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun ‘SİT alanı ilan etme yetkisinin’ Çevre ve Orman Bakanlığı’na bağlı yeni bir kuruma devredilmesiyle ilgili bazı tereddütleri olduğunu söyledi. Bakan Günay, “Tabiat alanlarının varlıklarının Çevre Bakanlığı tarafından yönetilmesi, Avrupa hukukuna, dünyadaki evrensel gelişmelere uygun bir davranış. Fakat Meclis'e sunulmuş bulunan yasayla ilgili bizim bazı tereddütlerimiz var. Bu aceleyle çıkacak bir yasa değil. Yasa üzerinde biraz daha çalışılması gerekiyor. Henüz komisyona bile gitmiş değil. Dikkatle takip ediyoruz. Yanlış ve eksik bir biçimde çıkmaması konusunda gereken dikkati göstereceğiz” dedi.

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Ordu Üniversitesi’nin (ODÜ) 2010- 2011 Akademik Yılı ve Ordu Kültür Merkezi’nin açılış törenine katılmak için kente geldi. ODÜ Cumhuriyet Yerleşkesi’ndeki törene Bakan Günay’ın yanı sıra Vali Orhan Düzgün, daire müdürleri, bürokratlar, sivil toplum örgütü temsilcileri, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. Burada bir konuşma yapan Bakan Günay, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi ile birlikte Atatürk’ün gerçek sesi üzerinde yaptıkları çalışmadan söz ederek şunları söyledi:

“Yıllardan beri Mimar Sinan Üniversitesi Sinema Dairesi’nin elinde Atatürk’ün ve Kurtuluş Savaşı’nın, Türkiye sinema tarihinin çizgilerle, aşınmayla dolu film kayıtları vardı. Bunları zaman zaman televizyonlarda gördüğümüz oluyordu. Ama ne görüntüden ne sesten birşey anlamak mümkün değildi. Üstelik hepimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün, 10’uncu Yıl Nutku’ndaki o dönemin tekniğiyle alınmış plak kaydından tiz sesini dinlemeye alışmıştık. Bu kayıtlar yıllardan bu yana duruyordu. Geçen yıl ilk defa Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak üniversite ile işbirliği yaptık ve önceki gün televizyonda, basında gördüğünüz çalışmalar ortaya çıktı. Televizyon haberlerini ben de dikkatle izledim. Mimar Sinan Üniversitesi’nin logosu haberlerin bir köşesinde yer aldı. Ama projenin sahibi, mimarı, finansörü Kültür ve Turizm Bakanlığı’dır. Bu övüncümü paylaşmak istiyorum. Bazıları Atatürk’le ilgili çalışmaları, cumhuriyetle ilişkili çalışmaları kendi tekellerinde tutmaya, başkalarını bu işe karıştırmamaya özen gösteriyorlar. En azından haberleri topluma yansıtırken böyle el çabuklukları yapıldığı oluyor. Çok büyük bir övünçle söylüyorum, Atatürk’ün gerçek sesiyle gençlerimiz tarafından tanınmasını sağlamak benim bakanlığımın gayretleri sonucunda oldu. Bunu da Cumhuriyet Bayramı’nda özellikle paylaşmak istiyorum.”

YASSIADA DEMOKRASİ MÜZESİ OLACAK

Akademik yılın ve ODÜ Güzel Sanatlar Fakültesi’nin açılışını yaptıktan sonra basın mensuplarının sorularını cevaplayan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, 27 Mayıs duruşmalarının yapıldığı Yassıada’nın ‘Demokrasi müzesi’ olacağını belirterek şöyledevam etti:

“Türkiye’nin demokrasi tarihi çeşitli acılarla, müdahalelerle, darbelerle, kırılganlıkların yaşandığı bir serüvendir. Bunun yeni kuşaklar ve gelecek kuşaklar tarafından iyi bilinmesi gerekiyor. Bu çerçevede Yassıada özel bir anlam taşıyor. Türkiye’de, bir süre içinde olsa cumhuriyete ve demokrasiye son veren ilk askeri müdahale 27 Mayıs’ta gerçekleşti. 27 Mayıs’tan sonra da halk oyuyla seçilen siyaset adamları, devlet adamları, Yassıada’da özel bir biçimde kurulmuş mahkemede yargılandılar. Bu yargılanmanın ne kadar haksız ve hukuku incitici olduğu sonraki yıllarda söylendi. Şu anda yeteri kadar kullanılmayan bir askeri tesis olarak terk edilmiş durumda. Yassıada’nın bir kültür, turizm, tarih çerçevesinde yeni bir projeyle bakanlığımız tarafından değerlendirilmesi için Milli Emlak Genel Müdürlüğü’ne başvuruda bulunduk. Şimdi Milli Emlak Genel Müdürlüğü de Milli Savunma Bakanlığı’na yazı yazdı. O yüzden konu gündeme geldi. Yoksa bizim gündemimizde bir iki yıldan beri var. Eğer Yassıada’yı bize verirlerse, buraya bir demokrasi müzesi yapmayı amaçlıyoruz. Yani Türkiye’nin demokrasi tarihinde, önemli bir eşikte neler yaşanmış olduğu, Türkiye insanı tarafından bilinsin görülsün istiyoruz. Umuyorum ki bu tahsisi yaparlar ve biz de bu çalışmayı yaparız.”

SİT ALANI YETKİ DEVRİ KONUSU

Hükümetin, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun ‘SİT alanı ilan etme yetkisini’ Çevre ve Orman Bakanlığı’na bağlı yeni bir kuruma devredilmesiyle ilgili soruyu da yanıtlayan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, şöyle konuştu:

“Kültür ve Tabiat Varlıkları tümüyle şu anda bizim bakanlığımız tarafından yönetiliyor. Fakat tabiat alanlarının, varlıklarının Çevre Bakanlığı tarafından yönetilmesi, Avrupa hukukuna, dünyadaki evrensel gelişmelere uygun bir davranış. Fakat Meclis'e sunulmuş bulunan yasayla ilgili bizim bazı tereddütlerimiz var. Bu konuda ortak komisyon çalışmasını Çevre Bakanlığı’yla yapıyoruz. Şu anda yasa Başbakanlık’tan Meclis’e gönderildi. Daha Meclis’te çeşitli komisyonlardan geçecek. Bu yasama döneminde çıkması mümkün değil. Bence bu yasama yılında çıkması da doğru değil.”

‘ZAMANLAMASI UYGUN OLMADI’

Bunun aceleyle çıkacak bir yasa olmadığını dile getiren Bakan Ertuğrul Günay, yasanın kendilerinden birşey almayacağını anlattı. Bakan Günay şöyle dedi:

“Bir tabiat alanı içinde dünya miraslarıyla ilişkin bir alan varsa, bunların yönetimi Çevre Bakanlığı’ndan alınarak Kültür ve Turizm Bakanlığı’na veriliyor. Mesela Çanakkale’de Gelibolu Tabiat Parkı içinde anıtların olduğu bölüm var, veya Nemrut Dağı Milli Parkı içinde anıtlar var. Bunların da yönetimini Kültür ve Turizm Bakanlığı’na veriyor. Ama yasa üzerinde biraz daha çalışılması gerekiyor. Henüz komisyona bile gitmiş değil. Dikkatle takip ediyoruz. Yanlış ve eksik bir biçimde çıkmaması konusunda gereken dikkati göstereceğiz. Bu yasanın Meclis’e sevk edilme tarihi şuanda SİT Kararları’yla ilgili, Koruma Kurulu kararlarıyla ilgili bazı tartışmalar olduğu için zamanlaması uygun olmadı.”

[...]

_______________________________________________________2

Cumhuriyet, 10.7.2003
Oktay Ekinci

http://www.arkitera.com/haberler/2003/07/10/yasa.htm

Cennette orman yasası

''Boğaziçi'', ''Çamlıca'', ''Beykoz'', ''Çavuşbaşı'', ''Sarıyer'', ''Bahçeköy'', ''Dragos'', ''Adalar'' vb. gibi doğal SİT alanları bu statüden çıkartılabilecek...

Muğla'nın Karabağlar Yaylası, Gökova Körfezi, Akyaka beldesi vb. gibi ''doğal SİT'' olan yerleşme alanları da bu yeni yasadaki ''Yapılaşma bulunan yer SİT olmaz'' anlayışının tehdidi altında... Fırtına Vadisi, Uzungöl ve koruma altındaki diğer yaylaları da unutmamak gerek.

AKP, SİT'leri Koruma Kurulları'ndan alıp Çevre ve Orman Bakanlığı'na devretmeye hazırlanıyor

Halk arasında ''kaba gücün zora dayalı egemenliği'' için kullanılan ''orman kanunu'' deyimi, belki de bundan böyle ''yeni orman ve SİT yasaları'' için de söylenecek... Çünkü, gündemdeki hemen tüm tasarılar, çevre ve doğa değerlerini ''yasadışı gasp edenlere'' yaptırım uygulamak yerine, ''tapu ve ruhsat armağan etmeyi'' amaçlıyor. Bunun son örneğini de ''doğal SİT'lerin'' tümünün Koruma Kurulları yetkisinden alınıp Çevre ve Orman Bakanlığı'na devretme hazırlığı oluşturuyor. Böylece, iktidarlarının ilk gününden itibaren Orman Bakanlığı'nın ''öncelikli işi'' olarak orman alanlarının pazarlanmasını gören AKP kurmayları, Çevre Bakanlığı'nı bile bu amaca ''ortak'' etmekle yetinmeyip şimdi de ülkenin en değerli doğal ve kültürel zenginliklerini ''aynı tüccar anlayışa'' bağlamak istiyor... Doğal SİT'lerin ''kültürle'' ilgili bakanlıktan alınmak istenmesi, bu teklifi hazırlayanların ve destekleyenlerin temelde ''SİT'' konusunda kavram kargaşası içinde olduklarını da gösteriyor. Çünkü, doğal SİT'ler aslında sadece ''tabiat varlıklarının'' bulunduğu yerler değil... Tarihten günümüze; ''doğayla iç içe ve çevreyle uyumlu yaşamın kültürel değerlerini'' de içeren alanları kapsıyor.

Uluslararası sözleşmelerde de ''kültür ve doğa'' bütünselliği içinde tanımlanan bu ''SİT'' kavramını göz ardı eden AKP kurmayları ve onlarla ''uyumu'' yeğleyen kimi bürokratlar, doğal SİT'lerdeki ''koruma amaçlı kullanımı'' da geçersiz kılmak üzere aynı alanların ''daraltılmasını'' sağlayacak bir yeni arayış peşindeler... Eğer, açıklandığı gibi doğal SİT'ler Çevre ve Orman Bakanlığı'nda oluşturulacak ''doğa kurullarına'' bağlanırsa, Kültür Bakanlığı'nca ''doğayla uyumlu yaşamın'' sağlanması için SİT kapsamına alınmış bölgeler yeniden ''imar talanının tahribatına'' teslim edilecek... Böylece Türkiye'de ''yerleşme içeren doğal SİT alanları'' tespitlerini de durduran, bazı çok özel doğa koruma alanları dışındaki tüm bölgeleri ''yoğun yapılaşmaya açan'' bir süreç başlayacak...


_______________________________________________________3

From: IŞIK MERİÇ
Subject: yeni logo
Date: October 28, 2010 7:24:10 PM GMT+03:00
To: adalar.postasi.1@gmail.com

Adalar Belediyesi'nin yeni logosu Ahmet Tanrıverdi'nin yazdığı gibi kabul edilebilecek cinsten değil.

Ben de bir Adalı olarak bunu kabul edenleri kınıyorum. Lütfen ADALAR POSTASI'nda bir imza kampanyası başlatalım Adalarımıza uygun olmayan bu logonun reddi için. İlk imza benden.

Teşekkürler,

Işık Meriç


_______________________________________________________4

From: AHMET ERCAN
Subject:
Date: October 28, 2010 7:20:55 PM GMT+03:00
To: adalar.postasi@gmail.com

CUMHURİYET BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE

A. Ercan


_______________________________________________________5

From: TÜLAY ÇELLEK
Subject: Re: ADALAR POSTASI-2504: yarın cumhuriyet ilan edeceğiz... yaşasın cumhuriyet!... bugün cumhuriyetimizin 87. yılı... kutlu olsun...
Date: October 28, 2010 8:45:42 PM GMT+03:00
To: adalar.postasi@gmail.com

BAYRAMIN CUMHURİYETİ

Bireyin değerini ve kadını
Gün ışığına çıkartan
Sanatın, bilimin
Yaşamın güzelleşmesi
Değişmesi ve dönüştürmesindeki
Önemini gören, benimseyen
Bu bağlamda
Çağdaşlaşmamızı,
Geleceğe kalmamızı sağlayan
CUMHURİYETimizin bayramını
Kutluyorum…
Bu konuda taviz verilmeyecek
Nice yıllara
Birlikte…

Saygılar, sevgiler…

Tülay ÇELLEK

http://www.tulaycellek.com


_______________________________________________________6

From: YÜKSEL ÖZCAN
Subject: Fwd: YÜKSEL ÖZCAN fotograf sergisi ziyarete açıldı
Date: October 29, 2010 7:43:03 PM GMT+03:00
Cc: emine.cigdem.tugay@gmail.com



_______________________________________________________7

Hürriyet, 28.10.2010
Ramazan Almaçayır

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/16162332.asp

[...] Gün boyu devam eden yağış denizin rengini de değiştirdi. Yağmur sularının, İstanbul Boğazı’na taşıdığı toprak yüzünden denizin bir bölümü kahverengine büründü. Maltepe sahilinden Adalar açıklarına kadar uzanan görüntü görenleri şaşırttı. [...]


_______________________________________________________8

SamanyoluHaber, 28.10.2010

http://www.samanyoluhaber.com/%28X%281%29A%28-U_NXxStywEkAAAAM2I0YjNhMTUtZjgyYy00NmRhLTkxYjMtNzQxNTkyODNlMmEw8SageHrXgTHjA1IZLFCWTORCke81%29S%280yofyhbnnd2esgabvgcalr45%29%29/Content.aspx?NewsId=466333

Yassıada demokrasi müzesi oluyor

Türk demokrasi tarihinde derin izler bırakan Yassıada'nın demokrasi müzesi olması yeniden gündemde.


Kültür ve Turizm Bakanlığı, ilk adımı atarak demokrasi müzesi yapmak için halen askerlerin denetiminde olan adayı istedi.

Cihan muhabiri Sertaç Dalgalıdere'nin 2 yıl önce görüntüleyip gündeme getirdiği Yassıada ile ilgili haberde; Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, acı anılarla dolu adayı sosyal yaşama kazandırmak için bazı projelerinin olduğunu söylemişti. Günay, "Müze mi olabilir? Bir kültür merkezi ya da kongre merkezi mi olabilir? Bu konuda bir ön çalışmamız var." açıklamasında bulunmuştu. Eski Adalar Belediye Başkanı Coşkun Özden de, bir döneme tanıklık eden ve Demokrat Partililerin yargılandığı Yassıada'daki spor salonunun "Demokrasi Müzesi" yapılabileceği görüşünü dile getirmişti.Genç Sivillerisimli grup da, haberden 1 hafta sonra adaya 'demokrasi' çıkarması yapmıştı.

21 Mayıs 2008 tarihinde Cihan'ın gündeme getirdiği Yassıada ile ilgili haber şu şekilde abonelere servis edilmişti: "27 Mayıs 1960 darbesinden sonra iktidardan uzaklaştırılan Demokrat Parti (DP) yöneticilerinin yargılandığı Yassıada'daki kapalı spor salonu, aradan geçen yıllar içerisinde harabeye döndü. Türk demokrasi tarihine derin izler bırakan Yassıada'daki spor salonu ve kagir yapılar, bir bir terk edildiği için adada bugün sessizlik hakim. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, acı anılarla dolu adayı sosyal yaşama kazandırmak için projelerinin olduğunu açıkladı. Günay, gelecek 14 Mayıs'larda Yassıada'yı güzel duygularla anılabilecek bir mekan haline getirmeyi hedeflediklerini söyledi. Adalar Belediye Başkanı Coşkun Özden ise, bir döneme tanıklık eden ve bugün duvarlarında aşk yazıları bulunan Yassıada'daki spor salonunun "Demokrasi Müzesi" yapılabileceği görüşünde.

27 Mayıs darbesinde sonra tüm dünyanın gözlerini çevirdiği Yassıada duruşmalarına mekan olan spor salonunun duvarları çivi, taş ve kurşun kalemle kazılmış isimlerle tahrip edilmiş. Bugün martı seslerine teslim olan ıssız adada insan yaşamazken, adaya gelenleri kıyısında bulunan balık üretme çiftliği karşılıyor. Yargılamalar bittikten sonraDeniz KuvvetleriKomutanlığı'na teslim edilen Yassıada; 1978'e kadar subay eğitim için kullanılmış. 1993 yılında iseİstanbulÜniversitesi Su Ürünleri Enstitüsü'ne devredilmişti. Fakat şehre uzaklığı ihtiyaçların karşılanmasını zorlaştırdığı için Su Ürünleri Enstitüsü 1995 yılında adayı terk edince, mülkiyeti Hazine'ye ait olan adadaki lojman, yemekhane ve sosyal tesisler, bakımsızlıktan artık kullanılamaz hale geldi. Camları kırılan, duvarları dökülen binalar, adaya gelip gidenlerin tahribatıyla neredeyse tanınmayacak durumda."

GENÇ SİVİLLER ADAYA 'DEMOKRASİ ÇIKARMASI' YAPMIŞTI

Haberin yayınlanması üzerine konu siyaset ve medya dünyasında tartışılmış, haber kanalları adada canlı yayın yaparak adanın içler acısı halini kamuoyuna göstermişti. Haberi takip eden27 Mayıs2008'de Genç Siviller, Yassıada'ya 'demokrasi' çıkarması yapmıştı. Celal Bayar'ın torunları Emine Gürsoy Naskali ve Bilge Gürsoy, idam edilen Fatin Rüştü Zorlu'nun torunu Fatin Rüştü Yener, Yassıada'da yargılanan Demokrat Parti milletvekili Abdülmelik Fırat'ın oğlu Mahmut Fevzi Fırat, eski Demokrat Parti Genel Başkanı Süleyman Soylu, eski Cumhuriyet Savcısı Sacit Kayasu ve İstanbul Şehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya eyleme katılmış ve idam kararlarının verildiği salonda duygulu anlar yaşanmıştı.

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI 12 OCAK'TA ADAYI İSTEDİ

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, dün yaptığı açıklamada Yassıada'ya gelecek nesillere ibret olacak bir 'demokrasi müzesi' kurmayı planladıklarını söyledi. Yassıada'nın devri için Milli Savunma Bakanlığı'ndan gelecek yazıyı beklediklerini ifade eden Günay, Yassıada ile ilgili ikinci projelerinin de; buranın turizm potansiyelinin en güzel şekilde değerlendirilmesi olduğunu belirtti. Günay, "Yassıada, hukuk dışı uygulamaların, yargının siyasallaşmasının kötü bir örneğidir. Yakın tarihimizin acı sayfalarından biridir. 27 Mayıs, 1908 İkinci Meşrutiyet'ten beri askeri darbelerin hortladığı tarihtir. Geçmişimizle yüzleşmeyi çok doğru buluyorum." dedi.

Öte yandan, Yassıada'nın demokrasi müzesi olmasıyla ilgili ilk adımın 10 ay önce atıldığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın Maliye Bakanlığı'na 12 Ocak tarihinde başvurarak 'Kamu Taşınmazlarının Turizm Yatırımlarına Tahsisi Hakkında Yönetmelik' hükümleri çerçevesinde turizm amaçlı değerlendirilmek üzere adanın tasarruf hakkının devrini istediği öğrenildi.

CİHAN

_______________________________________________________9

From: SİBEL AKKAŞOĞLU
Subject: ADAEVİ KASIM
Date: October 31, 2010 7:55:13 AM GMT+02:00

SEVGİLİ ADAEVİ DOSTLARI,

EKDE ADAEVİ'NİN KASIM AYI PROGRAMINI BULACAKSINIZ. GÖRECEĞİNİZ GİBİ ÇEŞİT ÇEŞİT ETKİNLİKLERİMİZ VAR. YANİ SONBAHAR GELDİ COŞTUK.

HEPİNİZİ BEKLERİZ...
SELAMLAR SEVGİLER,
SİBEL AKKAŞOĞLU
ADAEVİ
TEL 0216 382 52 80
GSM 0533 514 88 03



_______________________________________________________10

(g)özü mugayyir...



 Büyükada 23 Nisan Caddesi'nde, Karakol'un hemen yanındaki göbek küçültülüp yol genişletiliverdi!
Bize dar gelmeyecek tariki kimler kazsın? Tabi tabii yeşil alan nemize gerek, ne yapsak ne etsek de otoban asfaltı dökülmüş şu motorlu araçların yasak olduğu Ada yollarında trafik canavarı beraberinde araba sevdasıylan gezsek!
Bir de iyi tarafından bakalım mı? Kısa süreliğine de olsa reklam panoları iki seksen! :)
Yerine çiçek eksen?
Akyol'un 'karayolu'nu park etsen!
)O(