Büyükada'da, 1939.
* * *
ADALAR'da TARİHTE O GÜN:
14 Nisan 1906 Cumartesi günlü, Sadrazam Paşa'nın [Mehmed Ferid Paşa] Büyükada'daki kerimesinin doğum yapması esnasında hazır bulunacak Tabip Besim Ömer Paşa'nın Büyükada'ya nakli için istimbot tahsisine dair...
* * *
ADALAR'da BİR GÜN:
Fotoğraf: Ugo Antonio Corintio, Büyükada'da, 4 Aralık 2010.
* * *
ADALAR'da HAVA DURUMU:
5 Aralık 2010 Pazar
Büyükada'da HAVA DURUMU*
Sağanak hafif yağmurlu
7ºC
% 75 nem
Yıldız, K 32km/sa
Gündoğuşu 07:12... Günbatışı 16:35...
* * *
Cicely Mary Barker, The Hazel-Catkin Fairy.
* * *
1- Güzin Yılmaz: "Büyükada akülü araba cehennemi mi olsun?..."
2- Selçuk Aral: "Sen bana-ben sana... veya değişmeyen rövanş zihniyeti..."
3- Sadık Güleç: "Sedef Adası'na dokunmayın!..."
4- Adalar Belediyesi hoparlöründen: "Vatandaşlarımızın açık ['açlık' zaar!] kan şekeri ölçülerek diyabet riski belirlenecek ve diyabet hakkında bilgi verilecektir..."
5- Oya İslimyeli: "Şeb-i Aruz Haftası'nı farklı dinlerin müzik toplulukları birarada kutluyor..."
6- A. Uğur Tarhan: "Merak edilmesin, aslına uygun yapılacak!..."
2- Selçuk Aral: "Sen bana-ben sana... veya değişmeyen rövanş zihniyeti..."
3- Sadık Güleç: "Sedef Adası'na dokunmayın!..."
4- Adalar Belediyesi hoparlöründen: "Vatandaşlarımızın açık ['açlık' zaar!] kan şekeri ölçülerek diyabet riski belirlenecek ve diyabet hakkında bilgi verilecektir..."
5- Oya İslimyeli: "Şeb-i Aruz Haftası'nı farklı dinlerin müzik toplulukları birarada kutluyor..."
6- A. Uğur Tarhan: "Merak edilmesin, aslına uygun yapılacak!..."
)O(
_______________________________________________________1
From: GÜZİN YILMAZ
Subject: Buyukada akulu araba cehennemi mi olsun?...
Date: December 5, 2010 1:30:45 AM GMT+02:00
To: adalar.postasi@gmail.com
Büyükada akülü araba cehennemi mi olsun?...
Foto: Selçuk Aral ©
Selçuk Aral, "2 Stend bir Bypass yerine gecer mi?", Kinaliada.net (24.7.2010).
Balçiçek İlter'in, ADALAR POSTASI-2517 (25.11.2010)'da da
http://adalar-postasi-guncel.blogspot.com/2010/11/25-2517.html yayınlanan,
21.11.2010 tarihli HaberTürk'teki
http://www.haberturk.com/yazarlar/573297-buyukada-elden-gidiyor-haberiniz-olsun
"Büyükada Elden Gidiyor Haberiniz Olsun!" başlıklı yazısını kınıyorum!
Faytonların kalkması, yerlerini akülü arabaların alması gerektiğini savunan hiçbir yazı, yıllardır özenle oluşturduğunuz ve biz Adalıların büyük zevkle okuduğumuz ADALAR POSTASI'nda yer bulamamalı.
http://adalar-postasi-guncel.blogspot.com/2010/11/25-2517.html yayınlanan,
21.11.2010 tarihli HaberTürk'teki
http://www.haberturk.com/yazarlar/573297-buyukada-elden-gidiyor-haberiniz-olsun
"Büyükada Elden Gidiyor Haberiniz Olsun!" başlıklı yazısını kınıyorum!
Faytonların kalkması, yerlerini akülü arabaların alması gerektiğini savunan hiçbir yazı, yıllardır özenle oluşturduğunuz ve biz Adalıların büyük zevkle okuduğumuz ADALAR POSTASI'nda yer bulamamalı.
Akülü arabaların istilasına uğramış bir Büyükada'yı düşünmek bile istemiyorum: Yollarda vızır vızır dolaşan araçlar ve şehirden hiçbir farkı kalmamış adamız. Her kapının önünde bunlardan bir tane. Bir süre sonra sağda solda akülü araba otoparkları. Yürüyüşün zevk olmaktan çıkıp işkence haline gelmesi. Sessizliğin yok olup yerini mekanik gürültülerin, klakson seslerinin alması. Kaybolan huzur, mutluluk. İstanbul'da kaçılacak artık başka hiçbir sığınağın kalmaması.
Adalar küçük birer mucize, küçük birer cennet. Lütfen öyle kalmaları için elimizden geleni yapalım ve "akülü araba gelsin" cümlesini kuranlara tepkimizi gösterelim.
* * *
Sayın Güzin Yılmaz,
Bayram ertesi bitap bir hal vaziyetle türlü hengamede yola çıkarmış olduğumuz
ADALAR POSTASI-2517/1 (25.11.2010)'da da
* * *
Sayın Güzin Yılmaz,
Bayram ertesi bitap bir hal vaziyetle türlü hengamede yola çıkarmış olduğumuz
ADALAR POSTASI-2517/1 (25.11.2010)'da da
yayımlanan Balçiçek İlter'in 21.11.2010 tarihli HaberTürk'teki
"Büyükada Elden Gidiyor Haberiniz Olsun!" başlıklı yazısında geçen "Adalar Belediye Başkanı, akülü arabalar getirip faytonculara, 'Size bunlardan verelim' demiş, bir türlü kabul ettirememiş. Kim neyi, niye engelliyor?" deyişiyle faytonlara alternatif olarak sunulan "akülü araç" kâbusuna bir iki satırla olsun gereği gibi itirazda bulunamamak ziyadesiyle içimde kalmış olduğundandır ki hemen ertesinde yakaladığım ilk fırsatta,
"Büyükada Elden Gidiyor Haberiniz Olsun!" başlıklı yazısında geçen "Adalar Belediye Başkanı, akülü arabalar getirip faytonculara, 'Size bunlardan verelim' demiş, bir türlü kabul ettirememiş. Kim neyi, niye engelliyor?" deyişiyle faytonlara alternatif olarak sunulan "akülü araç" kâbusuna bir iki satırla olsun gereği gibi itirazda bulunamamak ziyadesiyle içimde kalmış olduğundandır ki hemen ertesinde yakaladığım ilk fırsatta,
ADALAR POSTASI-2518/5 (26.11.2010)'da
http://adalar-postasi-guncel.blogspot.com/2010/11/26-2518.html
"Adalar Belediyesi'nin 'hizmet' adı altındaki 'hezimet' vesikasını velhasılı 'suç beyanı'nı okudunuz!"
veADALAR POSTASI-2519/2 (29.11.2010)'da
http://adalar-postasi-guncel.blogspot.com/2010/11/29-2519.html
"ya bu deveyi güdersin ya bu diyardan gidersin! ya bu faytonları adam edersin ya bu faytonları adam edersin!"
yazılarıyla not düşerek hal vaziyete dair bir nebze olsun içimi dökmüş idim! Mektubunuz dolayısıyla ilgi ve hassasiyetinize de müteşekkirim bu minvalde... Son zamanlarda faytonlara dair sorunların artışıyla doğru orantılı olarak gündeme getirilirken; her nedense hal vaziyete çare aranıp çözüm bulunması yerine akıllara ziyan bir kifayetsizlikle akülü araçlar, teleferik, tramvay misali son derece uygunsuz ve yersiz önerilerin sunulması hani neredeyse Kartal MİA Projesi kapsamında içerisinde Terrace-Lido misali yerleşim şekilsizliğinin de olacağı kastıyla uygulamaya konulmuş sinsi, artniyetli bir 'dönüşüm' planını akla getirmekte... açık etmekte... Elemtere fiş kem gözlere şiş!
ADALAR POSTASI bu konudaki hassasiyetini sayısız kere sayısız yayımlamış olmasına rağmen elbette memnuniyetle bir kez daha bu fırsattan istifadeyle böylece bilinsin diye:
"Ne motorlu, ne akülü, ne de tramvay! Adalar'ın SİT Alanı bütünü olan kentsel dokusuna uygun yegâne ulaşım aracı tartışma götürmeyecek surette faytondur! FAYTON!"
"Ne motorlu, ne akülü, ne de tramvay! Adalar'ın SİT Alanı bütünü olan kentsel dokusuna uygun yegâne ulaşım aracı tartışma götürmeyecek surette faytondur! FAYTON!"
Ada sahillerinden selamlar,
ADALAR POSTASI adına
Emine Çiğdem Tugay
)O(
_______________________________________________________2
From: SELÇUK ARAL
Subject: Ahmet Tanriverdi Bey'e cevap
Date: December 5, 2010 1:14:54 PM GMT+02:00
To: adalar.postasi@gmail.com
Sen Bana – Ben Sana
veya degişmeyen rövanş zihniyeti…
Sayin Ahmet Bey (Tanriverdi)! Yaptiginiz zahmet ve aciklama icin tesekkür ederim. Esasen (nereye gittiklerini bilmedigim bir insan kafilesinin arasina katilip) o zamana kadar hic tanimadigim bir kilisenin bahcesinden iceri girdigimizde bir taraftan kendi kendimi "Afferim `lan Selcuk, burnun koku aliyor!" diye sag elimle sol omuzuma vurarak mükafatlandirirken; diger taraftan burnumun dibinde duran böyle mükemmel bir mabedi simdiye kadar hic bilmiyor olmaktan dolayi yüzüm kizarmis kendi kendimden utanmistim. Eve gelip, Google’da arastirma yapip, bilgi edinmeye calisirken, elde ettigim info’nun azligindan ve elde edilen bilgilerin de birbirlerinden alinti oldugunu görünce buna sebep olarak kilisenin disardan bakildigi zaman ilk bakista karakteristik özellikleri tasimayisindan dolayi (minare kadar yüksek olmasa da, binadan daha yukarda bulunan can kulesi vs.) insa edenleri tarafindan bilhassa kamufle edilmis oldugunu düsünmüstüm. Aslinda gayrimüslümlerin ibadethanelerini insa esnasinda uymak zorunda olduklari kural ve nizamlari kisa bir zaman önce disardan fotograflarini cektigim Taksim’deki Aya Triada Kilisesi'nin teferruatini incelerken okumus, ögrenmistim. Bugün de, Avrupa’nin bazi kesimlerinde ayni sekilde minarelerin veya bazi baskentlerde (mevcut cemaata ragmen) cami insaatinin tamamen yasak oldugunu gördügüm zaman: 21. yüzyilda hâlâ (SEN BANA–BEN SANA veya RÖVANŞ ZIHNIYETININ) degismedigini düsünmüstüm. Din, politika ve futbol konusunda yazmadigim icin de —daha ileriye gitmeden— bu konuyu daha fazla acmadan kapatiyorum. Benim icin dini inanclarin ön plana cikmadigi (herkesinki kendisine) birinin digerininkine saygi gösterdigi (rakip olarak görmedigi) bir cemiyet en makbul olani.
Iyi bir haftasonu dilegiyle hoscakalin.
Selcuk Aral
(5 Aralik 2010, Pforzheim – Germany)
NOT: Önümüzdeki Sali günü hastaneye yatiyorum. Bir gün sonra stent icin anjiyo yapilacak. Oldu-oldu, olmadi bypass gözüküyor. Uzun zaman benden haber alamazsaniz: Bilin nerdeyim. Ciaooo...
Sayın Selçuk Aral,
Bol şifayla, sağlık sıhhat, keyif ve afiyet dileğiyle... Şimdiden pek çok geçmişler olsun...
Ve fekat eyvah! Adalar Belediyesi şimdi size de mi Mete Akyol misali bir akülü izni tanzim edecek! :(
Bu konudaki hassasiyetinizi gayetle iyi bildiğimizden, diğer (zer)zevatın aksine doktorunuzdan "akülü araca lüzüm yoktur," raporu almanızı önemle rica ederiz! ;)) Aksi halde Sayın Erol Özdoğan'ın pek yerinde bir kinayeyle belirttiği minvalde: "Adalar'da bütün bypass ameliyatı olanlara Sayın Mete Akyol gibi bir golf arabasıyla gezme izni verilirse bence Adalar dünyanın en büyük golf arabası koleksiyonuna sahip olur!" :)
Ada sahillerinden Pforzheim'e selamlar...
)O(
Taraf, 4.12.2010
Sadık Güleç
http://www.taraf.com.tr/haber/sedef-adasi-na-dokunmayin.htm
Sedef Adası’na dokunmayın
Sedef Adası’nın Adalar Belediyesi tarafından imara açılacağı iddiaları tartışma yarattı. Belediye iddiaları reddederek adada sadece temizlik yaptıklarını söyledi
Sedef Adası İstanbul adaları içinde en az bilinenlerden birisi. Adaların en küçüklerinden Sedef Adası’nın yerleşime açılması da oldukça yeni sayılabilecek bir tarihte 1960’lı yıllarda başlamış. 1984 yılında adanın tepesinde bulunan bir arazi Rey’an Şehsuvaroğlu ve Şehsuvar Menemencioğlu kardeşler tarafından, zamanın İstanbul Belediyesi’ne, korunma amaçlı olarak hibe edildi. Adaların kısıtlı arazi imkânları nedeniyle imara açılabilecek bölgesi yok. Ancak iki ay kadar önce Sedef Adası’nın tepe arazisinin imara açılması için Adalar Belediye Meclisi’ne bir önerge geldi. Yıllar önce belediyeye bağışlanan bu arazinin imara açma yetkisi Belediye Başkanı Mustafa Farsakoğlu’na veriliyordu. Fakat kamuoyundan gelen tepkiler üzerine önerge meclisten geçmedi.
Belediye araziden vazgeçmiyor
Ancak bugünlerde Sedef Adası’nda yaşayanlar belediyenin bu konuda yeni girişimlerde bulunmasından çekiniyor. Belediyenin arazinin satışını yapamaması durumunda bu arazide “günübirlik tesis” adı altında yeni yapılaşmalara gitmesinden çekinen adalılar bir hafta önce araziye getirilen buldozer ve kamyonlar nedeniyle tedirgin oldu. Sedef Adalılar Derneği Taraf’a yaptığı açıklamada “Rutin orman bakımı ve yenileme ve geliştirme faaliyetleri kapsamında, adanın bütün orman alanlarında, her yıl sonbahar döneminde yapıldığı gibi, bu arazide de açmış olduğumuz yeni ağaç dikim çukurları, belediye kepçesi ve ekipleri tarafından moloz ve toprakla dolduruldu. Yıllardan beri yarattığımız ve bakımını yaptığımız orman bölgesine verilen bu zarar bizi çok üzdü. Artık, ‘Belediye bu araziye bina diker mi, site yapar mı’ diye düşünmek istemiyoruz” dedi.
Kuşların göç yolları üzerinde
Dernek yönetimi Sedef Adası’nın kuşların göç yolları üzerinde olduğunu ve her yıl göç döneminde binlerce leylek ve başka kuşların adaya iniş yaparak dinlendiğini belirtiyor. Bu nedenle adalılar yıllarca diktikleri ağaçlarla doğal bir orman görünümü alan arazinin korunması gerektiğini savunuyor. Ancak Sedef Adalılar Derneği’nin yaptığı bu açıklamaya Adalar Belediyesi karşı çıkıyor.
Belediye temizlik yaptı
Adalar Belediyesi basın sözcüsü Ahmet Rıvalı tarafından yapılan açıklamada Sedef Adası’ndaki sit alanının satışı için yetkinin meclis tarafından verilmemesi ile konunun kapandığı ileri sürüldü. Ahmet Rıvalı Sedef Adası’na gönderilen iş makinaları konusunda işe şöyle konuştu: “Belediye başkanı bölgeyi gezerken söz konusu arazinin çalı çırpıyla dolduğunu, çöplerin bulunduğunu, ayrıca da yüzlerce çukur açıldığını gördü. Hem bu çöplerin toplanması, çalıların temizlenmesi, hem de gelişigüzel açılan bu çukurların kapatılması için ertesi gün, iki kamyon ve çöpleri, hurdaları kamyona yüklemek için bir de iş makinesi gönderdi.” Sedef Adalılar Derneği’nin yaptığı ağaç dikme çalışmasının yasadışı olduğunu ileri süren Ahmet Rıvalı “Kimse kafasına göre hiçbir şey yapamaz. Öyle plan, proje olmadan ağaç bile dikilemez. Araziye ağaç dikmek için çukurları açan kişilerin bize herhangi bir başvurusu olmamıştır. Zaten buraya ağaç dikilmesi, peyzaj çalışmalarının yapılması da kurul kararıyla olur.” diye konuştu.
_______________________________________________________4
Adalar Belediyesi hoparlöründen...
http://www.adalar.bel.tr
SAYIN ADALILAR
9 Aralık Perşembe Günü Adalar Belediyesi ve Kalamış Lions Kulübü işbirliği ile Belediye Nikah Salonu'nda diyabet taraması yapılacaktır.
Sabah 08.30'da başlayacak olan çalışmada vatandaşlarımızın açık ['açlık' zaar!] kan şekeri ölçülerek diyabet riski belirlenecek ve diyabet hakkında bilgi verilecektir.
duyurulur!
_______________________________________________________5
From: OYA İSLİMYELİ
Subject: ŞEB-İ ARUZ HAFTASINDA FARKLI DİNLER DAYANIŞMASI
Date: December 5, 2010 5:06:31 PM GMT+02:00
To: adalar.postasi@gmail.com
ŞEB-İ ARUZ HAFTASINDA
FARKLI DİNLER DAYANIŞMASI
Şeb-i Aruz Haftası'nı farklı dinlerin müzik toplulukları bir arada kutluyor;
San Pacifiko Latin Katololik Kilisesinde verilecek olan Mevlana Eğitim Kültür Derneği Revnak Kadın Tasavvuf Topluluğu ve Semazenler, Üç Horan Ermeni Kilisesi Nişan Çalgıcıyan Şaragan Acapella Korosu Konserinde tüm hemşehrilerimizi görmekten onur duyacağız.
Tarih;11.Aralık.2010 Cumartesi
Saat;14.00
Yer;Büyükada San Pasifiko Latin Katololik Kilisesi
Adalar Belediye Başkanı
Mustafa Farsakoğlu
Adalar Belediyesi Kültür-Sanat Koordinatörü
Oya İslimyeli
_______________________________________________________6
From: A. UĞUR TARHAN
Subject: Aslına uygun yapım. Merak edilmesin
Date: December 4, 2010 7:56:18 PM GMT+02:00
Cc: adalar.postasi@gmail.com
Merak edilmesin, aslına uygun yapılacak!...
Aşağıdaki linkte ise farklı bir yaklaşım:
http://vimeo. com/12584289
‘YEKPARE’ (monolithic) from nerdworking on Vimeo.
Selam ve sevgiyle,
A.Ugur TARHAN
